Bizi Takip Edin

İzmir Urla’da Tarihi Gezi: 5 Görülmeye Değer Yer

İzmir Urla’da Tarihi Gezi: 5 Görülmeye Değer Yer

İzmir Urla’da Tarihi Gezi: 5 Görülmeye Değer Yer

İzmir’in tarih ve kültür dolu ilçelerinden biri olan Urla, zengin bir geçmişe sahip birçok tarihi mekanı barındırıyor. Eğer tarih ve antik dönemler ilginizi çekiyorsa, Urla’da mutlaka gezmeniz gereken birçok yer bulunuyor. İşte, Urla’da tarihi gezi rotanız için önerdiğimiz beş görülmeye değer yer:

Klazomenai Antik Kenti

Urla – Çeşme yarımadasının kuzey kıyısında , İzmir Körfezi’nin ise ortasında yer alan Klazomenai Antik Kenti Urla’ya gelindiğinde ziyaret edilmesi gereken tarihi güzellikler arasında bulunmaktadır. Antik kent Karantina adası ile Limantepe’nin batısında kalan bölümlere kadar uzanmaktadır. Klazomenai’de gerçekleştirilen ilk bilimsel kazı 1921 yılında Yunan bir arkeolog tarafından yapılmıştır. Klazomenai Antik Kenti içerisinde Helenistik Çağ’a ait kalıntılar bulunmaktadır. Arkeolojik çalışmalar sonucunda dünyada ilk örneği olan eski zeytin ve zeytinyağı üretim merkezi ortaya konulmuştur. Antik kent içerisinde çeşitli dönemlere ait saray kalıntıları ve eserlere de ulaşılmıştır. Urla’nın en güzel tarihi yerlerinden biri olan Klazomenai Antik Kenti her yıl hem yerli hem de yabancı çok sayıda turist ağırlamaktadır.

Limantepe Kazı Alanı

İzmir ilinin Urla ilçesi sınırları içinde yer alan Limantepe Antik Kenti, İskele Mahallesi’nde bulunmaktadır. Günümüzden 6000 yıl öncesine kadar uzanan tarihsel geçmişi ile Limantepe Kazı Alanı, Urla ilçesinin bilinen en eski yerleşimi olarak kabul edilmektedir. Limantepe Kazı Alanı, Klezomenai Antik Kenti’nin limanlarından biridir. M.Ö 3000 yılının Ege Bölgesi’nde bulunan en önemli liman kentlerinden biri olarak kabul edilmektedir. Gerçekleştirilen kazılar sonucunda kentin eski dönemlerden itibaren denizaşırı ticaret ilişkilerinin merkezinde yer alan güçlü bir liman kenti olduğu ortaya çıkarılmıştır. Ege Bölgesi’nin en görkemli yerleşim yerlerinden birini temsil eden Limantepe içerisinde eski dönemlere ait şehircilik anlayışını ve savunma duvarlarını görmek mümkündür. Limantepe Kazı Alanı, Urla’ya gelindiğinde mutlaka görülmesi gereken tarihi güzellikler arasındadır.

Adres: İskele, Fevzi Çakmak Cd., 35430 Urla/İzmir

Karantina Adası

İzmir’in Urla ilçesine bağlı bir ada olan Karantina Adası, Osmanlı Dönemi’nde tüm dünyaya yayılmakta olan çeşitli salgın hastalıkların önüne geçilebilmesi amacı ile kurulan bir adadır. Dünyada üç adet bulunan tescilli karantina adalarından biri olan Karantina Adası içerisinde Fransızlar tarafından inşa edilmiş olan karantina binaları bulunmaktadır. 1800’lü yıllarda ada içerisinde tıp merkezi inşa edilmiştir. Tarihi 5000 yıl öncesine uzanan Karantina Adası, Klazomenai Antik Kenti’ne de ev sahipliği yapmaktadır. Karantina Adası Osmanlı İmparatorluğu döneminde çeşitli tıbbi araçlar ile donatılmış ve salgınlar için güvenli bir sığınak durumunda olmuştur. 1950’li yıllara kadar kolera ve veba gibi ciddi bulaşıcı hastalıklarla mücadele eden bir tıp merkezi olarak varlığını sürdürmüştür. Karantina binası 1980’li yıllarda Urla Devlet Hastanesi’ne devredilmiştir. Karantina binası içerisinde 150 yıllık tıbbi cihazlar sergilenmekte ve her yıl çok sayıda yerli, yabancı turisti ağırlamaktadır.

Adres: Atatürk Mahallesi 35430 Urla/İzmir

Özbek Köyü

Urla’nın görülmesi gereken tarihi güzelliklerinden biri olan Özbek Köyü yaygın inanışa göre Oğuz boylarından Çakabey tarafından kurulmuştur. Veba salgınından dolayı Çakabey ve beyliği bulundukları alandan Özbek Köyü’ne gelmişlerdir. Çakabey’in yerin keşfi için görevlendirdiği komutanın ismi Uzbek’tir. Uzbek ismi ise zaman içerisinde değişime uğrayarak Özbek Köyü ismine dönüşmüştür. Ancak bu bilgilerin Urla arşivinde yer alması ve Urla arşivinin 1950 yılında çıkan yangında yanması sonucunda anlatılanlar rivayet olarak kabul edilmektedir.

Çok uzun yıllar boyunca Rumların ve Türklerin birlikte yaşadıkları Özbek Köyü’nde köy içerisinden geçen derenin bir kenarı Rumlara, diğer kenarı ise Türklere ait olmuştur. Özbek Köyü ziyaretçileri eski dönemlere ait olan çamaşırlık, hamam ve taş köprü gibi tarihi kalıntıları görme imkanı bulabilmektedir. Özbek Köyü içerisinde denize girilebilecek çok güzel plajlar da yer almaktadır. Akkum ve Eğriliman gibi temizliği ve berraklığı ile ünlü plajlar ziyaret edilebilmektedir. Özbek Köyü’nün harika manzarasına karşı Urla’ya ait çeşitli lezzetlerin denenebileceği kaliteli ve nezih restoranlar da bulunmaktadır. Urla’ya yaklaşık 10 kilometre mesafede yer alan Özbek Köyü, Urla’nın hem doğal hem de tarihi güzelliklerini içerisinde bulundurması özelliği ile Urla ziyaretçilerinin favori yerleri arasında bulunmaktadır. Özbek Köyü’ne Urla merkezinden özel araç ile veya Urla merkezinden hareket eden dolmuşlar ile kolaylıkla ulaşılabilmektedir.

Köstem Zeytinyağı Müzesi

Köstem Zeytinyağı Müzesi 2002 yılında Levent Köstem ile Ali Ertan İplikçi’nin derlemesi ile kurulmuştur. Müzenin kuruluşunda ciddi emek harcanmış ve koleksiyon biriktirilmiştir. Köstem Vakfı tarafından desteklenen müzede Anadolu içerisinde şimdiye kadar kullanılmış tüm zeytinyağı ezme sistemleri orjinal olarak sergilenmektedir. Köstem Zeytinyağı Müzesi çok önemli teknolojik altyapıya sahiptir. Eserlerin hepsi cep telefonu üzerinden sesli ve yönergeli olarak dinlenebilmektedir. Müze içerisinde organik sertifikalı ev ürünleri, zeytinyağı, el yapımı ürünler ve zeytinyağı sabunu bulunmaktadır. Köstem Zeytinyağı Müzesi’nin bahçesinde farklı bitki türlerini de görmek mümkündür. Her yaş grubuna hitap eden müze çocuklar için de öğretici olma niteliği taşımaktadır. Müze içerisinde restoran ve kafeterya imkanı da bulunmaktadır.

Adres: Uzunkuyu Köyü, No:8, 35430 Urla/İzmir

Urla Sanat Sokağı

İzmir’in Urla ilçesinde yer alan Sanat Sokağı, 1800’lü yılların ortalarından kalan taş binalara sahiptir. Günümüzde ise bu tarihi binalar içerisinde sanatın birçok alanında atölyeler ve kurslar verilmektedir. Sanat Sokağı 2010 yılında sanatçılar ile sanatseverleri biraraya getirmek için kurulmuştur. Sanat Sokağı’nın gerçek ismi Zafer Caddesi olup, 1950’li yıllarda İzmir ile Çeşme’yi birbirine bağlayan aktif bir yol olarak kullanılmıştır. 2010 yılında ise birkaç sanatçı bu yolu keşfederek çeşitli kurslar ve atölyeler vermeye başlamışlardır. Sanatçıların düzenledikleri ilk etkinlik “Urla Sanat Geceleri” olmuştur. Bu etkinlik sonrası ise sokak, “Urla Sanat Sokağı” ismini almıştır. Sanatın birçok alanına ev sahipliği yapan Sanat Sokağı’nda yeni mekanlar açılmaya devam etmektedir. Sanat Sokağı’nı ziyaret eden ziyaretçiler zanaatkarların, ressamların, antikacıların ve seramik sanatçılarının eserlerini yakından görebilme imkanı bulabilmektedir. Birbirinden renkli kafelerin de içerisinde bulunduğu Sanat Sokağı özellikle Enginar Festivali’nde oldukça ilgi görmektedir.

Malgaca Pazarı

Urla’nın en favori yerleri arasında bulunan Malgaca Pazarı geçmişten günümüze varlığını sürdürmektedir. İki asırdır varlığını sürdürmeye devam eden Malgaca Pazarı, eski dönemlerde alışveriş merkezi olarak kullanılmıştır. Kasap, terzi, ayakkabıcı, manav ve bakkal gibi birçok farklı dükkanı içinde bulundurmuştur. Eski dönemlerde, arastada alışverişin yanı sıra çeşitli dostluklar da kurulmuş, alışveriş yapılırken çay ve kahve içilip sohbetler edilmiştir. Malgaca’da cuma günlerinde kurulan pazarlarda köylüler ellerinde bulunan ürünleri satmışlardır. Günümüzde de Malgaca Pazarı, Urla yerlileri ve Urla ziyaretçileri için büyük önem taşımaktadır. Malgaca Pazarı’nda pazar günleri kurulan Sanat Pazarı’nda el yapımı hediyelik ürünler satılmakta ve eski tarihi dokusunu korunmaktadır.

Paylaş:

× Whatsapp
Skip to content